Sevgililer Günü Nereden Çıktı - Tarihçesi Nedir?
14 Şubat Sevgililer Günü Nereden Çıktı? Tarihçesi Nedir?
Günümüzde 14 Şubat tarihi neredeyse dünyanın her yerinde
sevgililer günü olarak kutlanıyor. Hatta sevgililer günü olarak kendini o kadar
kabul ettirmiş ve o kadar popüler olmuş ki bunun üzerine kurulmuş bir sektör
var ve sırf bu güne özel hediyeler üretiyorlar.
Her yıl milyonlarca insan kutladığı ve 14 Şubat
Sevgililer Günü diye bilinen bu günün tarihçesi nereye dayanıyor? Birlikte
Bakalım:
14 Şubat Sevgililer Gününün Tarihçesi
Sevgililer Günü olarak kutlanan bu günün tarihine
baktığımız zaman ilk olarak çıkışının Eski Roma İmparatorluğuna kadar
uzandığını görürüz.
Anlatılanlara göre Eski Roma’da 14 ve 15 Şubat tarihleri
onlar için özel tarihlerdi. Bu tarihlerde tatil ve eğlence yapılırdı. Roma’nın
tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olarak kabul ettiği Juno’ya duydukları saygı
nedeniyle 14 Şubat günü tatil olurdu ve o gün bir sonraki gün gerçekleşecek
olan Lupercalia Bayramının arifesi olarak kabul edilirdi.
Lupercalia bayramı özellikle gençler için çok önem
taşıyordu. Çünkü sadece Lupercalia bayramında gençler birbirlerini tanıma ve
evlenme fırsatı bulabiliyorlardı. Geleneksel olarak düzenledikleri Lupercalia
bayramından bir önceki gün yani 14 Şubat gününde, yine geleneksel olarak genç
kızlar isimlerini bir kâğıda yazıyor ve bir kavanozda topluyorlardı.
Kağıtların kavanozda toplanması işlemi bittiği zaman ise
genç erkeklerin her biri kavanozdan bir kağıt çekiyordu ve kağıtta yazan genç
kız ile Lupercalia bayramı boyunca birlikte vakit geçiriyorlardı. Eğer bu
bayram boyunca birlikte vakit geçiren çiftler birbirleriyle
anlaşabileceklerini, evlenebileceklerini düşünüyorlarsa yani birbirlerine âşık
olurlarsa bu günün sonunda evleniyorlardı.
Bu gelenek devam ederken, gençlerin evlenme ve yuva kurmaları
mümkün oluyordu. Fakat gençlerin evlenmesi o devrin imparatorlarından olan 2.
Claudius’un işine gelmiyordu. Çünkü evli olan genç erkekler sevdikleri eşlerini
ve ailelerini bırakıp savaşmak istemiyorlardı. Zalimliği, katı kalpliliği ve çok
sert yaptırımlarıyla bilinen İmparator 2. Claudius bu duruma bir son vermek
amacıyla o zamanki tüm evlilikleri ve nişanlılıkları kaldırdığını duyurarak
evlenmeyi yasakladı.
Bundan sonraki süreçte, gençleri evlendirmek için dönemin
papazı olan Aziz Valentine, imparatordan gizlice hareket ederek gençleri
evlendirmeye devam etti. Fakat bu durum uzun sürmedi ve İmparator 2. Claudius,
Aziz Valentine’in bu gizli faaliyetinden haberdar oldu. İmparatorun emri
üzerine Aziz Valentine, yaptıklarının cezası olarak dövülerek öldürüldü ve cesedi
de 14 Şubat günü, Hıristiyanlar tarafından bir Hıristiyan mezarlığına
defnedildi.
Lupercalia bayramı bundan sonra dönemin putperestleri
tarafından kutlanmaya ve yaşatılmaya devam etti. Fakat daha sonraları
Hıristiyan Kilisesi ilk kurulduğu zamanlarda gençlerin isimlerinin
putperestlerle birlikte anılmasına engel olmak amacıyla ve azizlerle birlikte
anılmasını sağlamak için 14 Şubat günün Aziz Valentine günü (Valentine’s Day)
olarak kutlamaya başladılar.
Tüm bu tarihsel süreç sonunda 14 Şubat Sevgililer Günü
olarak kabul gördü. Her ne kadar 14 Şubatın tarihselliği hakkında benzer bazı
efsanevi hikâyeler varsa da genel olarak böyle geliştiği kabul edilmektedir.
Sevgililer gününün tarihçesi böyle olsa da ilk hediyeleşme
geleneğinin aynı dönemlerde değil, daha sonraki süreçte, yaklaşık olarak Orta
Çağı ve sonrasını bulduğu görülmektedir.
Günümüzde 14 Şubat Nasıl Kutlanıyor?
Ülkemizde 14 Şubat, ne Aziz Valentine adına ne de
Lupercalia bayramı arifesi olarak kutlanmıyor. Hatta pek çok insan bu tarihin,
tarihsel sürecinin buralara dayandığını bile bilmiyor.
Günümüzde daha çok, özellikle sevgililerin birbirlerine
hediyeler aldıkları, güzel sözler söyledikleri, mesajlar gönderdikleri bir gün
olarak kutlanmaktadır. Bu durum hiç şüphesiz çiftlerden çok, bu sektöre malzeme
sunan üreticileri memnun etmektedir.
Ayrıca unutulmamalıdır ki, sevgililer günü adı altında
pek çok gayri ahlaki şeyler de yaşanabilmektedir ve gençlerimizin hayatları
bile kararabilmektedir.
Her ne kadar eşlerin birbirlerine güzel bir hediye
almalarına, aralarında sevgi bağı oluşmasına vesile olarak kabul edilebilecek
bir gün dahi olsa, genel anlamda bakıldığı zaman bizim inanç yapımıza ve
adetlerimize ters düştüğü görülmektedir. Çünkü inancımıza ve kültürümüze göre
bizde gayri meşru ilişkiler yasaktır ve hoş karşılanmaz. Ayrıca bizde eşler,
sadece bir güne özel olarak hatırlanmayacak kadar değerlidirler.
Hiç yorum yok: